Eren Koca – Akıllı teknoloji gibi farklı alanlarda hayatımızda olan yapay zekânın duyguları anlatan sanat eserleri ortaya koyup koyamayacağını uzmanlarla tartıştık.
‘Doğrudan yansıtması mümkün değil’
Yapay zekânın ne öğretilirse, kendisine ne verilirse öğrenen bir organizma olduğunu belirten Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim Araştırma Merkezi (Sodimer) Başkanı Prof. Dr. Levent Eraslan, “Yapay zekâ büyük miktarda metin ve görüntü verisi üzerinde eğitilerek duyguları ve fikirleri anlayabilir. Bu veriler, insanların duygularını ifade etmek için kullandıkları kelimeleri, cümleleri ve ifadeleri içerebilir. Yapay zekâ bu verileri kullanarak benzer duyguları ifade eden yeni sanat eserleri üretebilir. Ancak, yapay zekânın duyguları anlaması ve bunları sanata yansıtması, çok doğrudan mümkün değildir. Bu, yapay zekânın hâlâ gelişen bir teknoloji olmasından kaynaklanıyor. Yapay zekâ, insan duygularını daha iyi anladıkça, kavradıkça ürettiği sanat eserleri de daha insani hissetmeye başlayacaktır” dedi.
‘Bilimsel yöntemler kullanabilir’
Yapay zekânın günümüzde resim, müzik, edebiyat ve hatta performans sanatları gibi birçok farklı sanat dalında üretim yapabildiğini belirten Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Murat Kırık ise yapay zekânın duyguları anlatabilmek için bilimsel yöntemler ve psikolojik testler kullanabileceğini düşünüyor. Kırık, “Yapay zekâ, insan duygularını ve deneyimlerini anlayabilirse, insani hissettiren sanatlar üretmek için bu bilgileri kullanabilir. Örneğin bir yapay zekâ, insan duygularını ifade eden bir resim oluşturmak için, insan yüz ifadelerini analiz edebilir. Ya da insan deneyimlerini anlatan bir müzik parçası oluşturmak için insan hikâyelerini inceleyebilir.
Türkiye için yapay zekânın insani hissettiren sanatlar üretmesi, sanat dünyasında önemli bir gelişme olacaktır. Yapay zekâ, sanat dünyasına yeni bir bakış açısı getirebilir ve sanatın daha geniş kitlelere ulaşmasını sağlayabilir. Türkiye’de yapay zekâ teknolojisi, sanat alanında henüz yeni yeni gelişmeye başladı. Ancak, Türkiye’de bu teknolojinin gelişmesiyle birlikte, yapay zekânın insan duygularını anlatabilen sanatlar üretmesi de mümkün olabilir. Bu da sanat eğitiminde de yeni fırsatlar yaratabilir. Yapay zekâ teknolojisi, sanat eğitiminde yeni teknikler ve yaklaşımlar geliştirmeye yardımcı olabilir.”
