Dilek İmamoğlu, iktidarın İmamoğlu oyununu anlattı

CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, The Economist gazetesine yazdığı makalede, Türkiye’nin ekonomik kriz, hukukun üstünlüğünün çöküşü ve baskılarla boğuştuğunu belirterek, halkın değişim isteğinin büyüdüğünü ve demokrasi mücadelesinin süreceğini ifade etti. Dilek İmamoğlu, “Ekrem’in tutuklanması ve görevden uzaklaştırılması, onu ve halkı sindirmeyi amaçlıyordu. Bunun yerine, Türkiye’nin dört bir yanındaki insanları harekete geçirdiler. Ekrem’in davası artık daha büyük bir şeyin, hukukun üstünlüğünün çöküşünün, ifade özgürlüğü alanının daralmasının ve yönetenler ile oylarının geçersiz kılındığını düşünenler arasında büyüyen ayrışmanın sembolü olarak duruyor” dedi.

İngiltere merkezli The Economist gazetesi CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu’nun kaleme aldığı bir makaleye yer verdi. “Ekrem İmamoğlu’nun eşi, tutuklanmasının bir belediye başkanını nasıl harekete dönüştürdüğünü anlatıyor” başlıklı makalede, Dilek İmamoğlu, Recep Tayyip Erdoğan’ın bir cumhurbaşkanı adayını hapse atarak demokrasiyi yenemeyeceğini belirtti. Yazıda, Ekrem İmamoğlu’nun İBB Başkanı olması süreci anlatılırken; bu sürecin her aşamasında, Dilek İmamoğlu, eşinin yanında yer aldığını paylaştı. Yazıda ayrıca, Türkiye’nin yaşamakta olduğu ekonomik kriz, hukukun üstünlüğünün çöküşü, Ekrem İmamoğlu’na yönelik baskılar, İmamoğlu’nun tutuklanma sürecinin milyonları nasıl harekete geçirdiği de anlatıldı.

“CHP’NİN 2024 YEREL SEÇİMLERİNDE BİRİNCİ OLMASI, HALKIN ARTIK ‘YETER’ DEDİĞİNİN BİR GÖSTERGESİ”

Dilek İmamoğlu, eşinin 19 Mart’ta gözaltına alınmasının Türkiye genelinde büyük bir üzüntü ve öfkeye yol açtığını belirterek, AKP iktidarının Türkiye’yi giderek daha otoriter bir rejime sürüklediğini belirtti. Dilek İmamoğlu, eşinin uzun süredir baskılara maruz kaldığını ancak son aylarda saldırıların daha da sertleştiğini ifade etti.

Ekrem İmamoğlu’nun, Mart 2019’daki yerel seçimlerde AKP’nin elinden İstanbul’u alarak büyük bir siyasi zafer kazandığı ve o zamandan beri iki kez daha AKP’yi mağlup ettiğini belirten Dilek İmamoğlu, CHP’nin 2024 yerel seçimlerinde birinci parti olarak çıkmasının, halkın artık ‘yeter’ dediğinin göstergesi olduğunu ifade etti. Dilek İmamoğlu, “İmamoğlu’nun adaylığını engellemek için önce itibarsızlaştırma kampanyaları, ardından hukuki engeller devreye sokuldu. Son olarak, 31 yıl önce kazandığı üniversite diplomasının geçersiz ilan edilmesiyle, Cumhurbaşkanlığı adaylığına engel konulmak istendi” dedi.

Dilek İmamoğlu, şunları kaydetti:

“EKREM’İN TUTUKLANMASI, TÜRKİYE’NİN DÖRT BİR YANINDAKİ İNSANLARI SİNDİRMEK YERİNE HAREKETE GEÇİRDİ”

Ekrem’in tutuklanması ve görevden uzaklaştırılması, onu ve halkı sindirmeyi amaçlıyordu. Bunun yerine, Türkiye’nin dört bir yanındaki insanları harekete geçirdiler. İllere ve siyasi ayrımlara bakılmaksızın, yaşı, geçmişi veya cinsiyeti ne olursa olsun, milyonlarca kişi bu anı ülkenin demokrasisi için bir kırılma noktası olarak görüyor. Ekrem’in davası artık daha büyük bir şeyin, hukukun üstünlüğünün çöküşünün, ifade özgürlüğü alanının daralmasının ve yönetenler ile oylarının geçersiz kılındığını düşünenler arasında büyüyen ayrışmanın sembolü olarak duruyor.”

“EKREM İMAMOĞLU, MİLYONLARCA İNSANIN ADİL YÖNETİM TALEBİNİ TEMSİL EDİYOR.”

Türkiye’nin ekonomik, siyasi ve kurumsal krizlerle boğuştuğunu belirten Dilek İmamoğlu, enflasyon nedeniyle halkın yoksullaştığını, eğitim sisteminin çöktüğünü ve gençlerin ülkeyi terk ettiğini vurguladı. Ancak buna rağmen Dilek İmamoğlu, toplumda umudun giderek arttığını ve CHP’nin güçlenmesinin halkın değişim isteğini gösterdiğini kaydetti. “Ekrem İmamoğlu, CHP’nin açık ön seçiminde 15 milyondan fazla kişinin desteğini aldı ve milyonlarca insanın adil yönetim talebini temsil ediyor” diyen Dilek İmamoğlu, eşi olarak, mücadeleden vazgeçmeyeceğinin altını çizdi ve gücünü, “Türkiye’deki kadınlardan, annelerden, öğrenci ve işçilerden aldığını” belirtti. Dilek İmamoğlu, “Türkiye’nin korkuyla değil, demokrasi, hukuk, eşitlik ve birlikte yaşama temelinde yeniden inşa edileceğine olan inancını” dile getirdi.

“BİREYLER, HAPSE ATARAK FİKİRLERİN SUSTURULAMAYACAK”

“Zorlukların farkında olduğunu ancak bireyleri hapse atarak fikirlerin susturulamayacağını” ifade eden Dilek İmamoğlu, “adaletin yasaklanamayacağını, vicdanın hapsedilemeyeceğini” belirtti. Dilek İmamoğlu, son olarak, “Bu ülke karanlık dönemlerden geçmiştir ve bu dönemden de demokratik iradesini koruyarak çıkacaktır. Bunu sadece cumhuriyetin kurucularına değil, aynı zamanda daha iyi bir gelecek arzusunu göstermek için sokaklara dökülen her yaştan ve her kesimden insana borçluyuz” dedi.

Related Posts

5 tonu toplatılıyor! Ölüm riski var

HEr geçen gün çeşitli yiyeceklerin sağlık riski ile geri çağrıldığı veya toplatıldığı haberleri geliyor. Şimdi de 5 bin tondan daha fazla organik yaban mersini ciddi sağlık sorunlarına hatta ölüme sebep olabileceği nedeniyle geri çağrılıyor.

Ankara yangınına ilişkin 3 kişi tutuklandı

Ankara’da üç kişinin hayatını kaybettiği 26 katlı bina yangınına ilişkin iki müteahhit ve şantiye şefi tutuklandı. 3 kişi adli kontrolle serbest bırakılırken bir kişi de aranıyor.

SDG’den ABD Büyükelçisi’ne “özerklik” tepkisi, Şam – Kuzey Suriye görüşmeleri kesildi

ABD Temsilcisi Barrack federasyona kapıyı kapattı. Kuzeydoğu Suriye Yönetimi yazılı açıklama ile talebini yineledi: “Tüm bileşenlerin haklarını güvence altına alan yeni anayasa”

100 milyon yıl önceki deniz devi! Deniz canavarının sırrı

Avustralya’nın Queensland eyaletinde, bilim dünyasını heyecanlandıran bir keşif yapıldı. Ülkenin ilk uzun boyunlu deniz sürüngeni olan elasmosaur fosili, kafası hâlâ vücuduna bağlı halde ortaya çıkarıldı. Yaklaşık 100 milyon yıl öncesine tarihlenen …

Bilecik’te sır ölümler

Bilecik’te 16 Haziran’da ölü bulunan kadının eşi de ölü bulundu.Bilecik’te 16 Haziran’da evinde ölü bulunan Sibel Güneş’in günlerdir kayıp olan eşi İbrahim Güneş’in cansız bedeni, Sakarya Nehri kıyısında bulundu.

TKP’den ‘AKP-MHP-DEM’ açıklamasına çıkış: ‘Bileşenlerini iyi tanıyoruz’

AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Biz AK Parti, MHP ve DEM Parti olarak bu yolu beraber yürümeye karar verdik” sözleri üzerine Türkiye Komünist Partisi’nden (TKP) ‘Genişletilmiş Cumhur İttifakı’ başlıklı bir açıklama geldi.